İTALYA
İtalya sadece dünyanın en ünlü yarımadası değil, Avrupa'nın ve Akdeniz'in dört bir yanından gelen insanların birbirleriyle karşılaşarak batı medeniyetini şekillendirdikleri ve olgunlaştırdıkları bir ülkedir. İtalya yarımadası 1200 km uzunluğa ve takribi 530 km genişliğe sahiptir. Coğrafi konumuyla Avrupa, Afrika ve Orta Doğu arasında bir köprü oluşturmaktadır.
Kuzeyde Alp Dağları ile sınırlanan ülke, belirli özelliklere sahip üç coğrafi bölgeye ayrılmıştır: anakara, yarımada ve ada İtalya'sı. Karasal kısım Fransa, İsviçre, Avusturya ve Slovenya ile sınır komşusudur; Ligurya, Tiren, İyon ve Adriyatik denizleriyle çevrili olan bölgenin geri kalanı Akdeniz'e kadar uzanır, İtalyan yarımadasını ve çok sayıda adayı içine alır. En büyük adaları Sicilya ve Sardunya'dır. Çoğunlukla takımadalar halinde gruplandırılmış birçok küçük ada da vardır. Elba adasını içeren Toskana takımadaları, Maddalena takımadaları, Ischia ve Capri'yi içeren Campanian takımadaları, Ponziane adaları, Pelagie, Aeolian, Egadi ve Tremiti.
İtalya kıyıları, özellikle Adriyatik tarafında alçak, muntazam denizler ve çok sayıda koy ve körfez oluşturan yüksek, sivri uçlu kayalıklarla öne çıkmaktadır. 7500 km'lik sahil şeridiyle İtalya, deniz severler için ideal bir ülke olma özelliği taşıyor. Aslında, kıyı şeridinin olağanüstü çeşitliliği onu doğaya, eğlenceye ve dinlenceye adanmış her türlü tatil ve gezi için mükemmel kılmaktadır.
İtalya hiç şüphesiz sanat ve tarihle özdeşleşmiştir. Sanat her yerdedir ve ülkenin her köşesi harika sürprizlere gebedir. Ülke dünya sanat ve kültür mirasının yaklaşık yüzde 70'ini bünyesinde barındırmaktadır. Sanat ve müziği tüm formlarıyla temsil etmenin yanı sıra İtalya opera geleneğinin de beşiğidir. Ziyaretçilerine bazıları yüzyıllardır düzenlenen ve dünyaca ünlü olan kültürel ve folklorik etkinliklerden oluşan eksiksiz bir takvim sunar.
Sertifikalı tarımsal gıda ürünleri sıralamasında Avrupa'da ilk sırada yer alan İtalya, aynı zamanda Akdeniz diyetiyle yakından ilişkili, dünyanın en beğenilen mutfak kültürlerinden birine sahiptir.
İklimİklim koşulları yaz aylarında olduğu kadar kış aylarında da kuzeyden güneye önemli ölçüde değişiklik göstermektedir. Dağlık bölgeler dışında ortalama yaz sıcaklıkları kuzeyde 24° ve güneyde 26°'dir. Tam tersi durumda ise ortalama sıcaklıklar kuzeyde 1° veya 2° güneyde ise 12°'dir. Rüzgar açısından İtalya, özellikle yağmur getiren batı, batı ve güney-batı rüzgarlarının etkisi altında kalmaktadır. İklim, İtalya'yı çevreleyen ve Akdeniz iklimi olarak adlandırılan faydalı bir ısı ve nem rezervuarı oluşturan denizlerden güçlü bir şekilde etkilenmektedir.
Mutfakİtalyan mutfağı, Antik Roma döneminden bu yana yüzyıllar boyunca Yunan, Arap, Bizans ve modern dünya etkisiyle gelişmiştir. Ülke genelinde olduğu gibi yemek kültürü de çok çeşitli bölgesel farklılıklar göstermektedir. Her bir bölge, Akdeniz diyetinin ortak çizgisini korumakla birlikte, aşk, aile ve tutku hikayelerini anlatan çeşitli özgün yemekleri de beraberinde sunmaktadır. Napoliten pizzadan trüf mantarlı tagliatelle'ye, Kuzey'in kremalı risottolarından Güney'in taze deniz mahsullü salatalarına. İtalyan mutfağı hayatı paylaşmak ve kutlamak için bir ritüeldir.
İtalyan mutfağı, üst düzey şefler tarafından değil, anneler ve büyükanneler tarafından yazılmış basit tariflere dayanan bir mutfaktır. Bazı yemekler genellikle beşten az malzeme gerektirir. Ancak nicelikten ziyade ürünlerin niteliği ve tazeliği oldukça önemlidir. İtalyan mutfağının en önemli özelliklerinden biri, daha önce de belirtildiği gibi, çeşitliliğidir.
Her şeyden öte 2010 yılında UNESCO'yu İnsanlığın Somut Olmayan Mirasına dahil etmeye ikna edebilecek kadar dünya çapında takdir gören geleneksel bir Akdeniz mutfağıdır İtalyan mutfağı.
FAVIGNANA
Turkuaz renkli bir denize sahip sığ koylardan oluşan bir küme olan Egadi Adaları'nın en büyüğüdür. Egadi, doğal koruma alanı olarak ilan edilmiştir. Düz sahil şeridi, yürüyerek veya bisikletle dolaşmayı kolaylaştırır, böylece her gün farklı bir plaj keşfedebilirsiniz. Favignana'yı çevreleyen deniz, Egadi Adaları'nın Deniz Koruma Alanı'na (MPA) dahildir ve sadece büyüklüğü ile değil coğrafi konumu ile de özellikle önemli bir deniz parkıdır. Park aslında, önemli biyolojik zenginliğiyle Egadi Adaları'nın hemen yakınında yüzeye çıkan bir su akışı olan Atlantik akıntılarıyla hareket eden algler ve okyanus faunası için ilk varış noktasıdır.

MARETTIMO
İnsan etkisinin en az olduğu Egadi Adaları'nın en batısında yer alan, sık çalılıklarla kaplı vahşi, dağlık bir adadır. Arkeolojik alanları, bir İspanyol kalesi, çok sayıda deniz mağarası, yürüyüş parkurları ve denizin renginin şaşırtıcı olduğu yatla ulaşılabilen birkaç plajı vardır. Marettimo'da sizi turkuaz suları ve beyaz evleriyle küçük bir liman karşılıyor. Marettimo mağaraları adanın en önemli noktalarından biridir. Hepsi şekil, renk, boyut ve özellik bakımından farklı olan bu mağaralardan toplamda yaklaşık 400 tane bulunmaktadır. Deve Mağarası'nda küçük bir çakıl plajı vardır, Doğuş Mağarası sarkıt ve dikitlere sahiptir, Bombard Mağarası deniz fırtınaları sırasında içinde oluşan uğultu sesi nedeniyle bu şekilde adlandırılmıştır. Rüzgarın nereden estiğine bağlı olarak, Marettimo'da her zaman denizin ve kekik kokulu havanın tadını çıkarabileceğiniz korunaklı bir yamaç vardır.

LEVANZO
Lavenzo, adanın eski moda yaşam tarzı sayesinde doğası bozulmamış bir adadır. Adayı güneyden kuzeye ikiye bölen tek bir yol vardır ve bu da adayı doğaseverler ve yalnızlık arayanlar ile dalgaların ya da taşların üzerinde kendi ayak seslerinin oluşturduğu ritmleri sevenler için gerçek bir huzur ve dinginlik cenneti haline getirmektedir. Levanzo'da tekneden indiğinizde, güneşin altında baygın yatan bir kedi ve bir bankta sohbet eden birkaç yaşlı insanla karşılaşacaksınız. Adadaki tek köy, tepeye tutunmuş otuz kadar beyaz evden ve tropik sulara sahip bir limandan oluşuyor. Levanzo çok ilginç bir arkeolojik sualtı rotası sunmaktadır. Cala Minnola ve Punta Altarella arasında, yaklaşık 27 metre derinlikte, MÖ birinci yüzyıla tarihlenen amfora ve siyah sırlı çanak çömlek parçaları ile bir Roma gemi enkazının kalıntıları bulunmaktadır. Levanzo, dolce far niente “hiçbir şey yapmamanın tatlılığı” sevenler için idealdir. Sakin bir ortamda, huzur ve sessizlik içinde, yavaş yaşam tatillerini sevenler için mükemmeldir.

FORMICA
Formika, Sicilya'daki Egadi adaları takımadalarına ait bir adadır. Levanzo adası ile Trapani sahili arasında yer alan küçük bir kara şerididir. Yüzyıllar boyunca Fenikeliler, Kartacalılar, Yunanlılar, İtalyanlar, Romalılar, Araplar ve Normanlar tarafından mesken tutulmuştur. Ada, 1980'lerden bu yana Peder Eligio tarafından uyuşturucu bağımlıları için kurulan bir tedavi topluluğu olan “Mondo X ”e aittir. İdari olarak Favignana belediyesinin bir parçasıdır. Formika'da, bir zamanlar Florio ailesine ait olan eski bir orkinos balık çiftliği ve iki eski binanın kalıntıları bulunmaktadır. Ayrıca üzerine bir deniz fenerinin inşa edildiği kuleli müstahkem bir bina ve bir değirmen bulunmaktadır. Rais Kilisesi olarak adlandırılan çok eski küçük bir kilise de bulunmaktadır. Tüm binalar kurtarılmıştır. Aynı zamanda çeşitli amforaları ve bir zamanlar katliam için kullanılan mükemmel korunmuş antik bir tekneyi barındıran küçük bir müze de bulunmaktadır.

LIPARI
Lipari, Eolie Adaları arasında en büyük nüfusa sahip olanıdır. Komşularıyla ortak olarak, son 1400 yıldır herhangi bir patlama olmamasına rağmen, bugün termal kaynakları ve fümerolleri ile görülebilen volkanik kökenlere sahiptir. Lipari olarak da adlandırılan adanın başlıca kenti, takımadaların en büyüğüdür ve çekici bir limanı ve ana Corso Vittorio Emanuele'den dökülen tarihi şehir evleriyle kaplı dar sokakları ve geçitleriyle canlı bir kenttir. Bu yol, kasabanın iki limanı olan Marina Lunga ve Marina Corta'yı birbirine bağlayan yoldur.Geceleri Lipari tüm güzelliğiyle ortaya çıkar ve eğlenceyi seven ve gece hayatının tadını çıkarmayı bilen turistleri baştan çıkaran cazibesini sergiler, Lipari'deki gece eğlencesi adaya özgü tüm tatları ve kokuları sunar.

VULCANO<
Lipari'ye bir kilometreden daha kısa mesafede bulunan ve UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Vulcano, Eolie takımadalarının yedi adası arasında sahile en yakın olanıdır. Vulcano'da kalabalıklardan uzak bir tatil için termal ve kükürtlü suların ve bozulmamış bir deniz manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz. Doğayla barışmak, stresten arınmak ve detoks yapmak istiyorsanız Vulcano, hayat dolu, doğal ve her şeyden önce sağlıklı unsurlarıyla sizin için ideal bir adadır.

SALİNA
Üç yerleşim merkezi olan Santa Marina, Malfa ve Leni ile zeytin ağaçları, kapari çalıları, yemyeşil incir ağaçları ve turunçgillerin yetiştirildiği ikinci büyük adadır. Korunaklı merkezi konumu sayesinde Salina aynı zamanda tüm Sicilya takımadaları arasında bitki örtüsü ve su bakımından en zengin olanı ve kesinlikle volkanik faaliyetlerin en sakin olduğu yerdir. Yeşil Ada olarak bilinen bu UNESCO Dünya Mirası Alanının antik volkanik kökenleri, altı volkandan ikisi olan Monte Fossa delle Felci ve Monte Porri'nin sönmüş kraterleri ile kendini göstermektedir. Salina denizini keşfetmenin en iyi yolu tekneyle seyahat etmektir. Adaya yolculuk yapmadan ve Massimo Troisi'nin Il Postino filmini çektiği Punta Perciatu ve Pollara'da durmadan ayrılmayın.

PANAREA
Panarea, 7 Eolie adasının en küçüğü ve en alçağı olmakla birlikte jeolojik açıdan da en eskisidir. Kayalıkları ve adacıklarıyla Lipari ve Stromboli arasındaki deniz şeridinde bir tür “takımada içinde takımada” oluşturmaktadır. Takımadaların gece hayatının merkezi olan küçük San Pietro kasabasında, sabaha kadar dans edebileceğiniz kulüpler ve diskolar arasında, butikler ve restoranlar içinde Lipari Arkeoloji Müzesi'nin küçük bir şubesini de ziyaret edebilirsiniz. Panarea'da ayrıca yoğun bir sualtı fumarol faaliyeti vardır. Bu fenomen, yerkabuğunu iten volkanik gazların yayılmasından meydana gelmektedir. Tüm volkanik bölgelerde yaygındırlar ve Eolie Adaları'nda her yerde bunlardan çok sayıda vardır.

STROMBOLI
Stromboli adası, Eolie takımadalarının en kuzeyindeki adadır ve Panarea ile Calabria sahili arasında UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır. Yerli halk, küçük patlayıcı parlamaları nedeniyle yanardağa Sicilya dilinde “o” anlamına gelen Iddu adını vermiştir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da adada hiçbir ışıklandırma bulunmamasıdır. Gecenin neredeyse tamamen karanlık olması, Stromboli'nin üzerinde parıldayan yıldızların gölgesine olağanüstü bir parlaklık kazandırır, bu da yıldız gözlemcilerini ve romantik ziyaretçileri ziyadesiyle memnun etmektedir. Stromboli'nin kıyı şeridinin büyük bir kısmı yüksek kayalıklarla kaplıdır. Neredeyse tamamı ışıldayan siyah kumlu plajlar, Ficogrande'den La Petrazza'ya kadar uzanan sahil şeridi boyunca yer almaktadır.

FILICUDI
Eolie Adaları'nın beşinci en büyük adası olan Filicudi, Alicudi'den sonra takımadaların en batısındaki ikinci adadır ve Lipari'den 24 deniz mili uzaklıktadır. Capo Graziano burnunda bir Neolitik köyün kalıntılarını ziyaret edebilirsiniz. Burada, lavın hızla soğumasının ardından oluşan volkanik bir cam olan obsidyenin işlendiği ve gelişen bir endüstrinin varlığına tanıklık eden birçok eser bulunmuştur. Lüks sizin için sadelik, gerçek bir sürdürebilirlik, zaman ve doğal güzellik ise Filicudi'yi çok seveceksiniz.

ALICUDI
Alicudi Adası, Eolie Adaları arasında en az yerleşim olan ve en küçüklerinden biridir. Ada masmavi ve kristal gibi berrak bir denizin ortasında engebeli ve ıssızdır. Karakteristik lav kayası ona gizemli ve antik, hatta adeta ilkel bir görünüm verir. Burada, en hafif tabirle her köşe göz alıcıdır. Bu adada gece hayatı yoktur, sadece denizin sesi vardır. Bu nedenle, doğayla ve denizi kadar gururlu otantik, sade ve açık sözlü insanlarla temas halinde, sakin bir konaklama için uygun bir yerdir. Keyifli vadileri keşfetmek için adanın etrafını kanolarla ya da yatınızın botlarıyla dolaşabilirsiniz. Sonuç olarak Alicudi, deniz tatili için ideal bir destinasyondur.

BUDELLI
Budelli Adası, Akdeniz'in en güzel plajlarından biri olan görkemli Pembe Plaj (Spiaggia Rosa) ile ünlüdür. Dalgalar tarafından taşınıp kıyıya yayıldığında, çok ince kumlara çevredeki granit kayalarla eşleşen özel bir pembe gölge veren çok sayıda foraminifer ve diğer deniz mikro organizmalarına sahiptir. Plaj artık koruma altındadır ve çevre tehlikesi altındaki kumlarına ve sularına erişim yasaktır. Budelli'deki pembe kumsal Michelangelo Antonioni'nin “Deserto rosso” adlı filminde de gösterilmiştir.

CAPRERA
Caprera, Takımadaların en büyük ikinci adasıdır. Ada 1980 yılından bu yana doğal rezerv olarak sınıflandırılmıştır ve kıyıları ile iç kesimleri gerçekten eşsizdir. Adadaki bazı yerler en nitelikli doğa koruma alanı olarak sınıflandırılmıştır ve Maddalena Takımadaları Milli Parkı yönetmelikleri ile korunmaktadır. Sahili o kadar engebelidir ki, aniden cennet gibi koyları, ulaşılmaz granit kayalıkları ve benzersiz bir karaktere sahip küçük plajları ortaya çıkarır. Caprera'yı saran denizin rengi turkuazdan koyu maviye ve zümrüt yeşiline kadar değişen tonlara sahiptir. Bu fevkalade tonları kolay kolay unutamayacaksınız.

LA MADDALENA
Adını takımadaların kendisinden alan bu ada, adaların en büyüğü ve en hareketlisidir ve rezervasyon yaptırdığınız özel yatla varacağınız yerdir. Keşfedilmeyi bekleyen çarpıcı plajlara ve koylara hayran kalacaksınız, daha uzak ve küçük olanlar genellikle şaşırtıcı bir şekilde kalabalıktan arınmıştır. La Maddalena bugün tarihi köyüyle “İtalya'nın en güzel köyleri” listesinde yer almaktadır; kirlenmemiş doğası ve yatların uğrak noktası deniz ve kara manzaralarının sürekli art arda gelmesiyle karakterize edilen panoraması, dünyada eşi benzeri olmayan olağanüstü güzellikteki doğallıklarla manzara sevenleri büyülemektedir.

SANTO STEFANO
Santo Stefano, La Maddalena ve Palau Adaları arasında yer almaktadır. Çok küçük ve son derece ilham verici bir adadır. Etrafını çevreleyen sular, takımadaların diğer adalarının etrafındaki denizden farklı bir renge sahip olup, yoğun ve tam bir zümrüt yeşiline meyillidir. Santo Stefano, en yüksek zirvesi deniz seviyesinden 100 metre yükseklikteki Monte Zucchero olan eşsiz bir beyaz ve pembe granit bloktan oluşan doğal bir vahadır. Adını Napolyon'un içinde ağırlanması sebebiyle alan Napolyon Kulesi'ni keşfedin. Santo Stefano Adası'ndaki tüm plajlar harikadır ancak bir tanesi, Spiaggia del Pesce, güzellik ve çekicilik açısından hepsini geride bırakmaktadır. Kum çok beyaz, ince ve yoğundur.

SPARGI
Spargi takımadaların üçüncü büyük adasıdır. Çok sayıda sığlığın varlığı nedeniyle bazı yerlerde tehlikeli hale gelen zorlu bir denizle çevrili olan Spargi, çoğunlukla güneydoğu kesiminde yoğunlaşan plajlarının güzelliğiyle en popüler adalardan biri olmasına karşın, muhtemelen La Maddalena Takımadaları arasında en bozulmamış olanıdır. Görülmesi gereken plajlardan bazıları Cala Conneri ve Cala Corsara'dır, ancak adanın güney ve doğu kıyılarının her yerinde çok sayıda küçük plaj vardır.

SANTA MARIA
Sanata Maria'ya yapacağınız ziyaretin en heyecan verici kısmı, adanın güney kıyılarını saran kristal berraklığındaki turkuaz sularına yapacağınız yolculuktur. Porto della Madonna veya Porto Madonna olarak bilinen bu bölge, dünyanın en muhteşem deniz manzaralarından biri olarak bilinir. Adada yatlar ve tekneler genellikle kalabalık olan Cala Santa Maria'da durur. Santa Maria Adası, batıda dar Asinelli Geçidi ile yakındaki Razzoli Adası'ndan, güneyde ise Porto della Madonna ile Budelli Adası'ndan ayrılmaktadır. Açık mavi, masmavi ve koyu mavinin bin bir tonuna sahip suları La Maddalena Takımadaları Milli Parkı tarafından korunan cennetin sembolü haline gelen inanılmaz bir deniz şerididir.

RAZZOLI
Budelli Adası'nın kuzeyinde yer alan Razzoli, La Maddalena Takımadaları'nın beşinci büyük adası olup, on iki kilometreyi aşan sahil şeridiyle bir kilometrekareden biraz daha fazla bir alanı kaplamaktadır. Takımadalardaki 60 ada ve adacık arasında Razzoli en vahşi olanı olarak öne çıkmaktadır. Yüksek granit kayalıkları ile Sardinya'nın kuzey ucunda sık sık çalkantılı denizin sert havasına karşı bir bariyer görevi görmektedir. Cala Cappello, Cala Noce ve Cala Lunga gibi bazı korunaklı koylar, sadece deniz yoluyla ulaşılabilen, çakıl taşları ve ince kumlarıyla gerçek birer 'mücevher' niteliğindedir.

PROCIDA
Procida gerçek bir İtalyan mücevheridir. Ada, Ischia ve Capri ile birlikte Napoli Körfezi'ne hakimdir. Kıyı boyunca, sarı, mavi, kırmızı ve turuncu denizin berrak sularına yansır ve çarpıcı manzaralar yaratır. Adada keşfedilmeyi bekleyen köyler, manastırlar ve saraylar vardır: adanın en eski balıkçı köyü olan Marina della Corricella veya Terra Murata köyüne hakim olan etkileyici bir 16. yüzyıl yapısı olan Palazzo d'Avalos gibi. Terra Murata'nın içinde bulunan San Michele Arcangelo Manastırı da görülmeye değerdir. Procida oldukça sakin bir gece hayatına sahiptir. Adada, gece geç saatlere kadar açık olan birçok bar bulabilirsiniz. Burada yerel lezzetleri tadabilir ve adanın rahatlatıcı atmosferinin keyfini çıkarabilirsiniz. Çoğu yerli ve turist, Marina Grande limanına yakın barları veya plaj barlarını tercih etmektedir.

ISCHIA
Ischia, İtalya'nın sekizinci büyük adası ve Napoli Körfezi'ndeki en büyük adadır. Dar sokaklar, ara sokaklar ve eski dükkanların bulunduğu büyüleyici bir tarihi merkez olan Ischia Ponte ve küçük bir balıkçı köyü olan Ischia Porto. İnce altın rengi kum ve berrak yeşil sulara sahip rüya gibi bir plaj arıyorsanız, kesinlikle San Montano Koyu'nu seçmelisiniz. Sorgeto Koyu da görülmeye değerdir; burada deniz suyuyla karışan gerçek bir sıcak termal su kaynağında yüzebilirsiniz. Coğrafi konumu sayesinde Ischia, her yıl dünyanın dört bir yanından birçok ziyaretçiyi çeken güzel, engebeli manzara ve davetkar kumlu plajlarla birlikte ılıman bir iklime sahiptir.

CAPRI
Capri, bir zamanlar bağlı olduğu Sorrento Yarımadası'na sadece birkaç deniz mili uzaklıkta, Napoli Körfezi'nde bulunan bir adadır. Capri, bugün dünyanın en popüler turistik yerlerinden biridir. Capri Adası üç bölgeye ayrılmıştır: Marina ve limanın bulunduğu Marina Grande, merkezinde Piazzetta bulunan Capri ve adanın en yüksek köyü olan Anacapri. Adanın yemyeşil ve eşsiz bir doğası vardır, hatta bugün sadece burada bulunan bazı hayvan ve bitki türlerine ev sahipliği yapmaktadır. Capri, tarih, kültür, manzara ve sanatın bir karışımıdır.

NISIDA
Nisida, Napoli Körfezi'ndeki en küçük adadır. Pozzuoli'nin muhteşem denizinin doğu kısmında ortaya çıkan yarım ay şeklinde büyük bir volkanik kayadır. Ada, sanatçılar ve şairler için bir ilham kaynağı olmuştur ve her zaman bir gizem perdesiyle örtülmüştür. Nisida adası, Phlegraean takımadalarının bir parçasıdır ve 1936'dan beri uzun bir iskele ile anakaraya bağlanmıştır. Volkanik kökenlidir ve kısmen suyla dolu eski bir krater olan maarın bir parçasını oluşturur. Bu küçük ve güzel ada zengin bitki örtüsüyle kaplıdır ve kristal sularla çevrilidir. Ulaşılması zor olmasına rağmen, özellikle adanın kökeni olan volkanın kraterinin Porto Paove girişine bakan deniz kısmı boyunca antik doğasını korumayı başarmıştır.

VIVARA
Vivara adası, bir zamanlar Procida'ya bir uçurumla bağlı olan dairesel bir volkanik kraterin kalıntılarıdır. Bugün ada, yalnızca yürüyerek geçilebilen bir köprüyle Santa Margherita burnuna (Marina Chiaiolella) bağlıdır. Yeşildir ve mevsime bağlı olarak her zaman yeni olan Akdeniz'in parlak renklerine ev sahipliği yapan birkaç yerden biridir. Adanın kıyı şeridi yaklaşık 3 km'dir, ancak topografyası nedeniyle en geniş alana sahiptir. Vivara'nın kıyı şeridi gizli koylar ve küçük plajlarla doludur. Bu gözlerden uzak noktalar, sakin bir gün geçirmek veya kristal berraklığındaki sularda yüzmek için mükemmeldir. Kalabalıktan uzakta daha özel bir plaj deneyimi tercih ediyorsanız, Vivara tam size göre bir yerdir.

AMALFI
Amalfi, Tiren Denizi ve Salerno Körfezi'ne bakan güney İtalya'da bir kıyı şerididir. Sorrentine Yarımadası'nın güneyinde ve Cilentan Sahili'nin kuzeyinde yer alır. Amalfi, İtalya'nın dört büyük Deniz Cumhuriyeti'nin en eskisidir. Duomo, Çan Kulesi ve plaj gibi bazı ilginç turistik cazibe merkezleri ve simge yapılara sahiptir. Ayrıca birkaç ilginç sanat galerisi ve müzesi ve güzel bir sahil gezinti yolu da vardır. Amalfi'nin tarihi, şehrin Akdeniz boyunca geniş ticari ilişkileri ve Amalfi doğumlu Flavio Gioia gibi deniz pusulasının icadıyla ilişkilendirilen vatandaşlarının büyük teknik ve bilimsel yetenekleri tarafından şekillendirilmiştir.

SORRENTO
Sorrento, İtalya'nın en ünlü kasabalarından biridir. Akdeniz'in yukarısında yüksek bir tünekte yer alan bu yapı, Körfez boyunca Procida adasından Napoli ve Vezüv Dağı'na kadar uzanan manzaralara sahip, deniz üzerinde bir balkon gibidir. Bu patikalarda yürümek, sokakları süsleyen zanaatkarların dükkanları, küçük meydanlar ve kafelerle insana zamanda geriye gitme hissi verir. Sorrento'nun tarihi merkezi, dar, arnavut kaldırımlı sokakların, antik mimarinin ve canlı bir yerel kültürün hoş bir karışımıdır. İki güzel marinası, canlı bir şehir merkezi, muhteşem manzaraları, muhteşem restoranları ve kafaleri ile Sorrento yat tatiliniz boyunca ideal bir uğrak noktası olabilir.

POSİTANO
Positano, İtalya'nın en romantik tatil yerlerinden biridir ve ziyaret edilecek en iyi Amalfi Sahili şehirlerinden biridir ve Unesco Dünya Mirası Alanıdır. Bir uçurumun yüzüne dikey olarak inşa edilmiş olan bu yer, bir balıkçı köyü olarak başlamış ve 1950'lerde yazarlar ve sanatçılar arasında popüler hale gelmiştir.Manzara ve mevcut olanaklar insanı dinlenmeye teşvik etse de yatınızdan indikten sonra Li Galli Takımadaları'na yelken açmak için iskeleye gitmeye değer. Kristal berraklığındaki sularla çevrili bir deniz çevresindeki üç küçük ada, efsaneye göre deniz kızlarıyla doludur. Yatınızın botuyla buraya ulaşım sağlayabilirsiniz. Positano ayrıca yüksek sosyetenin uğrak noktasıdır ve tüm bölge bünyesinde çok sayıda kulüp, restoran ve bar bulundurur.

GAVI
Gavi, Tiren Denizi'nde İtalya'nın batı kıyısı açıklarında küçük bir adadır. Kalıcı nüfusu ya da limanı olmadığı için çok az ziyaretçi çeker ancak kıyıya yakın sığ sularda yüzmek ve şnorkelle dalış yapmak mümkündür. Adanın plajı yoktur ve özellikle volkanik yapısı nedeniyle denize bakan göz alıcı kayalıklara sahip sarp bir kıyı şeridine sahiptir. Bu bölge tüplü dalış yapanlar için oldukça büyüleyicidir. Ayrıca ringa martısı ve alaca doğanın da uğrak yeridir.

PALMAROLA
Palmarola, takımadalar içinde halka açık tek ve en büyük adadır. Sadece 1.89 kilometrekarelik yüzölçümü ve 50'ye yakın nüfusuyla ada, kitle turizminden bugüne kadar başarıyla uzak durmuştur. Karakteri, yüzyıllar boyunca bozulmadan gelişebilen el değmemiş doğa ile öne çıkmaktadır. Palmarola, tarihle iç içe geçmiş küçük ama büyüleyici bir adadır. La Spezia Körfezi'nde yer almaktadır ve UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde bulunmaktadır. Palmarola, dalgıçlar arasında popüler bir sualtı mağarası olan Grotta Azzurra ve etkileyici kaya oluşumlarına sahip büyük bir mağara olan Grotta dei Colombi gibi etkileyici mağaralarıyla da bilinmektedir. Bu doğa harikaları adayı doğa severler ve maceraperestler için bir cennet haline getirmektedir.

PONZA
Tiren Denizi'nin kalbinde yer alan Ponza, Lazio kıyılarındaki bir takımada olan Pontine Adaları'nın en büyüğüdür. Kristal berraklığındaki suları, büyüleyici deniz mağaraları ve nefes kesici kayalıklarıyla tanınan Ponza, doğal güzelliği ve otantik cazibesiyle ziyaretçileri büyüleyen bir destinasyondur. En ünlü plajlar arasında etkileyici beyaz kayalardan oluşan amfitiyatrosuyla Chiaia di Luna yer alırken, Cala Feola rahatlatıcı bir dalış için ideal doğal yüzme alanları sunmaktadır. Grotta di Pilato gibi efsanevi bir geçmişin hikayelerini anlatan deniz mağaraları da bulunmaktadır.
Ponza, denizi ve su sporlarını sevenler için bir cennettir. Şnorkelli yüzme ve dalış zengin deniz yaşamını keşfetmenizi sağlarken, özel yat kiralama adanın her gizli köşesini keşfetme fırsatı sunar. İster dinlendirici bir deniz tatili ister doğayı keşfedeceğiniz bir macera ya da tarihe dalmak isteyin, Ponza'nın herkese sunabileceği bir şeyler vardır.

SANTO STEFANO
Santo Stefano, İtalya'nın batı kıyısı açıklarında Tiren Denizi'nde yer alan ve Pontine Adaları'nın bir parçası olan bir adadır. Eski zamanlarda Romalılar tarafından siyasi mahkumlar için bir sürgün yeri olarak kullanılmıştır. Ada yerleşime kapalıdır ve zengin bir tarihe sahiptir, bu da onu tarihi yerleri keşfetmek ve bozulmamış doğal güzelliklerin tadını çıkarmak isteyen ziyaretçiler için ilgi çekici bir yer kılar.

VENTOTENE
Ponza ve Ischia'nın ortasında yer alan Ventotene, Pontine adalarının en küçük yerleşim yeridir. Kristal gibi berrak sularla çevrili sakin bir yerdir ve ziyaretçilerine şehrin karmaşasından uzakta, doğayla iç içe olabilecekleri bir tatil sunar. Ventotene olağanüstü bitki örtüsü, Akdeniz'in harika kokuları, yoğun renkleri ve olağanüstü misafirperverliği ile kutsanmıştır. Yaz mevsimi, deniz dibinin yüzeyden mükemmel bir şekilde görülebildiği şeffaf bir mevsimdir. Deniz parkının eşsiz ekosistemi, unutulmaz tekne turlarına ve tüplü dalışa ya da öncesinde deniz fenerinin kayalıklarından ya da Calanave sahiline bakan kayalıklardan bir dalış yapabilirsiniz.

ZANNONE
Zannone Adası, Ventotene, Ponza, Palmarola, Santo Stefano ve Gavi ile birlikte Pontine Adaları takımadalarında yer almaktadır. En kuzeydeki adadır. Takımadalardaki diğer adaların aksine, engebeli ve çorak olan Zannone, dengeli bir şekilde biçimlenmiş, kompakt ve yemyeşil ve iyi korunmuş bir Akdeniz bitki örtüsüne sahiptir, bu nedenle binlerce göçmen kuş için ideal bir dinlenme noktasıdır. Terk edilmiş Sistersiyen manastırının kalıntılarına ve kayaya oyulmuş Roma balık havuzunun kalıntılarına hayranlıkla bakmak için keyifli bir yürüyüşün tadını çıkarın.

ELBA
Elba, Toskana Takım Adaları’ndaki adaların en büyüğü ve İtalyan adalarının üçüncü en büyük adasıdır. Özellikle ılıman iklimi, 147 km'lik sahil şeridinin çeşitliliği ve Monte Capanne dağlarının görkemli güzelliği onu uluslararası üne sahip bir turizm merkezi haline getirmiştir. Toskana Takımadaları içinde yeşil bir vaha olan Elba Adası, sonsuz ufuklara sahip bir adadır: altın kumsallarla kaplı kristal berraklığında su, çalılıkların arasından sıyrılan granit kayalar ile güneş tarafından kutsanmış insanların hikayelerine sahiptir. Kristal gibi bir deniz ve kumsalları, yeşil körfezler ve gizli, dik kayaları ile ada hoş sürprizler açısından zengindir. Gölgeli ormanlar, düz kırsal alanlar ve agave ve dikenli armut ağaçlarının hüküm sürdüğü tarlalar vardır. Belki de denizcilik gelenekleri ile tipik Toskana adetlerini harmanlayan yerel mutfağın tadına baktıktan sonra, doğanın adaya cömertçe sunduğu temiz havanın ve görkemli güzelliğin keyfini çıkarabilirsiniz.

PIANOSA
Pianosa, Toskana Takımadalarındaki tüm adalar arasında Elba Adasına en yakın olanıdır ve Elba'daki Campo Komününde yer almaktadır. Pianosa ismi, topraklarının neredeyse tamamen düz olması ve en yüksek noktasının deniz seviyesinden sadece 29 metre yüksekte olması nedeniyle Planasia olarak adlandırılmıştır. Adanın etrafındaki deniz yatağı şüphesiz en zengin ve en az kirlenmiş yerler arasındadır, bunun nedeni kısmen uzun yıllar boyunca hapishane olması nedeniyle balıkçılığın kesinlikle yasak olması ve kısmen de Pianosa'nın morfolojisi nedeniyle denizin çok sığ olması ve hem Posidonia hem de birçok farklı balık türü için mükemmel bir yaşam alanı oluşturmasıdır. Adanın tüm toprakları, küçük La Scarpa ve La Scola adaları gibi Park alanı içinde yer alan bir numaralı Koruma alanının bir parçasıdır ve bu kısıtlamaya kıyıdan bir mil uzaklığa kadar uyulmalıdır.

CAPRAIA
Korsika ve Toskana arasında, Tiren Denizi'nde, bir volkandan kaynaklanan ve büyük ölçüde dağlık olan güzel Capraia adası yer almaktadır. Toskana Takımadaları Milli Parkı'ndaki diğer adalara göre anakaradan daha uzakta olan özel konumu, burayı İtalya'nın en az nüfuslu bölgelerinden biri haline getirmektedir. Özellikle güzel bölgeler arasında lav akıntılarıyla tanınan, mağarayı ziyaret edebileceğiniz ve su altı gezilerine katılabileceğiniz Cala del Vetriolo ve limanın yakınındaki Cala della Mortola yer almaktadır. Ancak en ünlü cazibe merkezi, kayalarının yoğun rengi nedeniyle bu adı alan eski bir volkanik menfezin kalıntılarından oluşan Cala Rossa'dır (Kırmızı Koy). Yakınlarda bulunan Zenobito Kulesi, Tiren Denizi'ne dalan gün batımını seyretmek için mükemmel bir seyir noktasıdır.

MONTECRISTO
Bir zamanlar Oglasa olarak adlandırılan Montecristo Adası, Toskana Takımadaları Milli Parkı'nın en engebeli ve ulaşılmaz adalarından biridir. Ada, 17. yüzyılda Benediktan rahipleri tarafından inşa edilen Aziz Mamiliano Manastırı'nda Montecristo adasında saklanan efsanevi bir hazinenin hikayesini anlatan Alexander Dumas'nın “Montecristo Kontu” romanı sayesinde ünlenmiştir. Bugün Montecristo, daimi sakinleri tarafından dokunulmadan bırakılan ve her yıl yalnızca rezervasyon yoluyla sınırlı sayıda ziyaretçinin erişebildiği bir doğa koruma alanıdır. Burayı görebilen şanslı azınlık için burası gerçek bir cennettir. Ancak manzara tek başına adanın hikayelerle dolu tarihini göstermiyor.

GIGLIO
Bir istiridyenin içindeki inci gibi, küçük Giglio adası Toskana Takımadaları'nın güney köşesinde ılık mavi denizlerle iç içe uzanmaktadır. Giglio'nun ılıman iklimi, bozulmamış doğası ve kristal berraklığındaki zümrüt renkli suları tüm yıl boyunca unutulmaz tatiller sunmaktadır. Rahatlamak istiyorsanız kumlu plajlara ve güzel koylara gidin, dalış yapmak istiyorsanız inanılmaz derecede zengin sualtı dünyasına gidin veya sayısız yürüyüş yollarından birini kullanın ve Giglio Adası'nın el değmemiş kırsalını keşfedin. Günümüzde Giglio Adası'nın limanı, iki deniz feneri ve eski Saracen kulesi (“Torre del Saraceno”) ile denize bakan küçük, renkli bir köydür. Özellikle yaz aylarında tüm mağaza, bar ve restoranların geceye kadar açık olduğu bu liman adanın kalbidir.

GORGONA
Gorgona Adası takımadaların en küçük ve en kuzeydeki mücevheri olup İtalya'daki son hapishane adasıdır. Gorgona sahilinde birçok koy bulunmaktadır ve en dikkat çekici olanları bir zamanlar fok balıklarının yuvası olan Bove Marino Mağarası'nın bulunduğu Cala Scirocco, Cala Maestra ve Cala Martina'dır. Günümüzde ada küçük bir hapishane kolonisine ev sahipliği yapmaktadır, bunun dışında neredeyse ıssızdır. Kıyı şeridi, erişimi yetkililer tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilen koylarının güzelliği açısından keşfedilmeye değerdir

GIANNUTRI
Giannutri adası, Toskana Takımadalarının güney sınırında yer alan beyaz bir hilal gibi Tiren sularından yükselmektedir. Şnorkel ve dalış meraklıları adanın gerçek güzelliğini su altından keşfedebilir, ancak Giannutri nefes kesen deniz manzarası, Akdeniz çalılıkları ve keşfedilecek Roma kalıntılarıyla doğa yürüyüşü için de mükemmeldir. Adanın en yüksek noktası olan Poggio di Capel Rosso tepesi gerçekten eşsiz manzaralar sunmaktadır. Yat kiralamanız sırasında sarp kayalıkları, deniz mağaralarını ve Cala Maestra ve Cala Spalmatoio plajlarını keşfedebilirsiniz. Cala Volo di Notte, Caletta di Scirocco, Cala dei Grottoni'de dalış için mola verilmesi şiddetle tavsiye edilir. Punta Scaletta'da ise bir Roma dönemi teknesinin kalıntıları bulunabilir.
